KBB ve Lazer

       Soft Lazerin İç Kulak ve Diğer KBB Hastalıklarında Kullanımı

İç kulak, denge ve işitme açısından önemli bir görev üstlenen, oldukça karmaşık yapıda hassas bir organdır. Günümüzde, kulağımıza sürekli zarar verebilecek bir ortamda yaşıyoruz. Gürültü, kullanılan ototoksik ilaçlar, yüksek sesli müzik dinlemek, arterioskleroz gibi sistemik hastalıklar, yanlış beslenme, sigara, alkol kullanımı ve daha birçok neden iç kulağa olumsuz etki eder.

Almanya’da Köln Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırmaya göre, 2030 yılına kadar her iki Alman’dan biri iç kulak hastalığına yakalanacaktır. Bu oranının ülkemizde daha yüksek olduğuna inanıyorum.

Bir soru:

Yaşadığım şehir olan UŞAK’ta birçok dokuma tezgahı ve tekstil fabrikası var. Acaba kaç kişi kulağını gürültüden koruyarak çalışmaktadır?

Sürekli gürültüye maruz kalan kişilerde az veya çok mutlaka iç kulak hasarı oluşmaktadır. Tüm insanları ilgilendiren bu iç kulak hastalıklarında (Çınlama, baş dönmesi, işitme kaybı) tedavi yöntemleri çok fazladır. Fakat şu ana kadar çok etkili bir tedavi yöntemi yoktur. Bu nedenle, insanları, toplumu, duyma ve denge organlarının çalışmaları hakkında bilgilendirmek, iç kulak hastalıkları, tedavisi ve hastalıkları önleme konusunda yeni yöntemleri hekimler olarak birbirimizle ve halkla tartışmak gerekir.

Soft Lazer ile iç kulak hastalıkları tedavi yöntemi yeni sayılabilecek bir tedavi yöntemidir. Soft Lazer, gücü düşük lazer demektir. Gücü milivatlarla ifade edilir. Yakıcı, buharlaştırıcı özelliği yoktur. Ameliyatlarda kullanılan lazer güçlü, buharlaştırıcı, yakıcı, kesici lazerdir. Soft Lazer bundan tamamen ayrıdır. Soft Lazer ülkemizde Fizik Tedavi Klinikleri’nde ve Diş Hekimliği’nde de kullanılmaktadır. KBB hastalıklarında tedavi amaçlı tüm Avrupa ülkelerinde, ABD, Japonya ve İskandinav ülkelerinde kullanılmaktadır. Ülkemizde özellikle iç kulak hastalıkları tedavisinde ilk defa tarafımca kullanılmaya başlanmıştır.

Soft Lazerin hücre ve dokuya birçok olumlu etkisi vardır. Örneğin fizik tedavide Soft Lazerin analjezik (ağrı kesici), antienflamatuar  (iltihap giderici), myorelaksan (kas gevşetici) etkisinden yararlanılır. Diş Hekimliği’nde Soft Lazerin antienflamatuar, analjezik ve biostimülasyon (hücre ve doku çalışmasını düzenleme), Antiviral (bazı virüsleri etkisizleştirme örneğin aftlarda) etkisinden yararlanılır.

Soft Lazerin iç kulak hastalıklarında hücredeki ATP (Adenozin Tri Fosfat)yi artırma özelliğinden yararlanılır. ATP, tüm canlı hücrelerde, canlılığı sağlayan maddedir. Hücrelerde ATP azlığı veya yokluğu o hücreyi hasta eder, öldürür. Bu biyolojik olarak yıllardan beri bilinen bir gerçektir.

İç kulaktaki, işitme organı koklea (salyangoz) veya yarım daire kanallarındaki (Labirent) ATP azlığı, işitme kaybı, denge bozulması, baş dönmesi veya kulak çınlaması yapar. Etkilenen organa göre hastanın şikayetleri olur. İşte SOFT LAZER ile bu ATP sentezi artırılmaktadır. Hücrenin canlılığı tekrar sağlanmaktadır. İç kulağın ne kadar zarar gördüğü işitme testleri ile tespit edilir. Eğer hastanın işitmesi az da olsa belli frekanslarda var ise, bu bize hücrelerin tamamen ölmediğini gösterir ve Soft Lazer tedavisinden az veya çok mutlaka fayda görülür.

Soft Lazer tedavisi, iç kulak hastalıklarında;

• Tinnitus (Kulak Çınlaması)
• Meniere Hastalığı (Bulantı, kusma, baş dönmesi, işitme kaybı ile karakterize hastalık)
• İşitme kayıpları
• Vertigo (Baş dönmesi)
• Yaşlılığa bağlı işitme kayıplarında kullanıldığı gibi, diğer KBB hastalıklarında da kullanılır. Bunlar da:
  • Dış ve orta kulak iltihapları
  • Otosklerozda (Üzengi kemiği kireçlenmesine bağlı işitme kaybı, kulak çınlaması – Ameliyat olmak istemeyenlerde veya başarısız ameliyatlardan sonra)
  • Temporomandibuler eklem hastalığı (Çene eklemi ağrılı hastalığı)
  • Periferik fasial paralizi (Yüz felci)
  • Migren tipi baş ağrılarında
  • Gerilim tipi baş ağrılarında
  • Sinüzitlerde
  • Rinitlerde (burun iltihabı)
  • Müzmin faranjitte (boğazın arka duvarının iltihabı)
  • Travmatik kulak zarı delinmelerinde (%100 varan başarı mevcut)
  • Müzmin bademcik iltihabında (mutlaka ameliyat gerekmiyorsa lazer tedavisi çok yararlıdır)
  • Aftlarda
  • Herpes labialis (dudaklarda uçuk)
  • Allerjik burun iltihabı
  • Kapanmayan yaralarda (örneğin diyabete bağlı kanser olmayan yaralarda)

Bu hastalıklarda lazer tedavisine başlanmadan önce hastalığın tanısını çok iyi koymak gerekir. Rutin KBB muayenesinden sonra, işitme testleri yapılır. Gerekirse nöroloji konsültasyonları yaptırılır, tomografiler, MR’lar çekilir. Mutlaka ameliyat olması gereken veya ilaç tedavisi zorunlu olan hastaya hemen lazer tedavisi yapılmaz. Çoğu zaman lazer tedavisi tek başına, bazen de diğer tedavilerle kombine bir şekilde kullanılır. Bunu her hastaya göre iyi ayarlamak gerekir.

Sonuç olarak;

Uygun hastaya, uygun dozda, uygun zamanda ve bunun eğitimini almış uzman ellerle lazer tedavisi yapılırsa çok başarılı ve şaşırtıcı tedavi sonuçları alınmaktadır. 30 yıldan beri kullanılan ülkelerde hiçbir yan etkisi görülmemiştir. Tamamen ağrısız ve hastayı rahatsız etmeyen bir tedavi şeklidir. Ben bunun eğitimini İsveç, Almanya ve Çek Cumhuriyeti olmak üzere 3 ülkede aldım.